Gelenekler, bir toplumu birlik ve beraberlik içerisinde tutan geçmişin çok kıymetli ayak izleridir.
Geliniz bu bayramı en geleneksel şekliyle yaşayalım, yaşatalım. Çocuklarımıza, eski zamanların tadında neşeli bir bayram gösterelim.
Öfkeyi, kızgınlığı, güncel dertleri, dini bir inanç gibi benimsenmiş alışkanlıklarımızı, siyasi ve ekonomik kaygıları dört günlüğüne zihin raflarımıza kaldırıp, varabildiğimiz ölçüde bayramın tadına varalım...
Acı acı tebessüm ettiğinizi görür gibiyim...
Ne yazık ki; bugünkü Türkiye'de yıllardır, özlemini duyduğumuz huzur dolu bayramları yaşamak ve gerçekleştirmek ne kadar zor değil mi?
Son yıllarda yaşadığımız,iktidar sahiplerinin var olma sebebi gibi gördüğü; ayrıştırıcı yaklaşımlar,anlayışlar toplumu bölmeye ve germeye devam ediyor.
Türküyem yorgun,insanım yorgun...
Toplumun çok büyük bir kesimi; kaygılı,yılgın ve umutsuz...
Kimse yarınının ne olacağını kestiremiyor...
Ve.... Çok uzun yıllardır ertelemek zorunda kaldığımız toplumsal özlemlerimiz...
Özlemini duyduğumuz bayramları yaşamak, en büyük düşümüz olarak kalacak gibi...
Belkide yeniden yeşermeye başlayan umut dalgası, her sıkıntımızı söküp atacak...
Ama unutmayın!
Aydınlık karanlığı mutlaka yenecek...
Yeterki ülkemiz daha fazla yıpratılmasın...
Hepinize mutlu, umutlu ve neşeli bir bayram dilerim...AYDINLIK KARANLIĞI MUTLAKA YENECEK!...
Gelenekler, bir toplumu birlik ve beraberlik içerisinde tutan geçmişin çok kıymetli ayak izleridir.
Geliniz bu bayramı en geleneksel şekliyle yaşayalım, yaşatalım. Çocuklarımıza, eski zamanların tadında neşeli bir bayram gösterelim.
Öfkeyi, kızgınlığı, güncel dertleri, dini bir inanç gibi benimsenmiş alışkanlıklarımızı, siyasi ve ekonomik kaygıları dört günlüğüne zihin raflarımıza kaldırıp, varabildiğimiz ölçüde bayramın tadına varalım...
Acı acı tebessüm ettiğinizi görür gibiyim...
Ne yazık ki; bugünkü Türkiye'de yıllardır, özlemini duyduğumuz huzur dolu bayramları yaşamak ve gerçekleştirmek ne kadar zor değil mi?
Son yıllarda yaşadığımız,iktidar sahiplerinin var olma sebebi gibi gördüğü; ayrıştırıcı yaklaşımlar,anlayışlar toplumu bölmeye ve germeye devam ediyor.
Türküyem yorgun,insanım yorgun...
Toplumun çok büyük bir kesimi; kaygılı,yılgın ve umutsuz...
Kimse yarınının ne olacağını kestiremiyor...
Ve.... Çok uzun yıllardır ertelemek zorunda kaldığımız toplumsal özlemlerimiz...
Özlemini duyduğumuz bayramları yaşamak, en büyük düşümüz olarak kalacak gibi...
Belkide yeniden yeşermeye başlayan umut dalgası, her sıkıntımızı söküp atacak...
Ama unutmayın!
Aydınlık karanlığı mutlaka yenecek...
Yeterki ülkemiz daha fazla yıpratılmasın...
Hepinize mutlu, umutlu ve neşeli bir bayram dilerim...
AYDINLIK KARANLIĞI MUTLAKA YENECEK!...
Gelenekler, bir toplumu birlik ve beraberlik içerisinde tutan geçmişin çok kıymetli ayak izleridir.
Geliniz bu bayramı en geleneksel şekliyle yaşayalım, yaşatalım. Çocuklarımıza, eski zamanların tadında neşeli bir bayram gösterelim.
Öfkeyi, kızgınlığı, güncel dertleri, dini bir inanç gibi benimsenmiş alışkanlıklarımızı, siyasi ve ekonomik kaygıları dört günlüğüne zihin raflarımıza kaldırıp, varabildiğimiz ölçüde bayramın tadına varalım...
Acı acı tebessüm ettiğinizi görür gibiyim...
Ne yazık ki; bugünkü Türkiye'de yıllardır, özlemini duyduğumuz huzur dolu bayramları yaşamak ve gerçekleştirmek ne kadar zor değil mi?
Son yıllarda yaşadığımız,iktidar sahiplerinin var olma sebebi gibi gördüğü; ayrıştırıcı yaklaşımlar,anlayışlar toplumu bölmeye ve germeye devam ediyor.
Türküyem yorgun,insanım yorgun...
Toplumun çok büyük bir kesimi; kaygılı,yılgın ve umutsuz...
Kimse yarınının ne olacağını kestiremiyor...
Ve.... Çok uzun yıllardır ertelemek zorunda kaldığımız toplumsal özlemlerimiz...
Özlemini duyduğumuz bayramları yaşamak, en büyük düşümüz olarak kalacak gibi...
Belkide yeniden yeşermeye başlayan umut dalgası, her sıkıntımızı söküp atacak...
Ama unutmayın!
Aydınlık karanlığı mutlaka yenecek...
Yeterki ülkemiz daha fazla yıpratılmasın...
Hepinize mutlu, umutlu ve neşeli bir bayram dilerim...AYDINLIK KARANLIĞI MUTLAKA YENECEK!...
Gelenekler, bir toplumu birlik ve beraberlik içerisinde tutan geçmişin çok kıymetli ayak izleridir.
Geliniz bu bayramı en geleneksel şekliyle yaşayalım, yaşatalım. Çocuklarımıza, eski zamanların tadında neşeli bir bayram gösterelim.
Öfkeyi, kızgınlığı, güncel dertleri, dini bir inanç gibi benimsenmiş alışkanlıklarımızı, siyasi ve ekonomik kaygıları dört günlüğüne zihin raflarımıza kaldırıp, varabildiğimiz ölçüde bayramın tadına varalım...
Acı acı tebessüm ettiğinizi görür gibiyim...
Ne yazık ki; bugünkü Türkiye'de yıllardır, özlemini duyduğumuz huzur dolu bayramları yaşamak ve gerçekleştirmek ne kadar zor değil mi?
Son yıllarda yaşadığımız,iktidar sahiplerinin var olma sebebi gibi gördüğü; ayrıştırıcı yaklaşımlar,anlayışlar toplumu bölmeye ve germeye devam ediyor.
Türküyem yorgun,insanım yorgun...
Toplumun çok büyük bir kesimi; kaygılı,yılgın ve umutsuz...
Kimse yarınının ne olacağını kestiremiyor...
Ve.... Çok uzun yıllardır ertelemek zorunda kaldığımız toplumsal özlemlerimiz...
Özlemini duyduğumuz bayramları yaşamak, en büyük düşümüz olarak kalacak gibi...
Belkide yeniden yeşermeye başlayan umut dalgası, her sıkıntımızı söküp atacak...
Ama unutmayın!
Aydınlık karanlığı mutlaka yenecek...
Yeterki ülkemiz daha fazla yıpratılmasın...
Hepinize mutlu, umutlu ve neşeli bir bayram dilerim...