16-08-2020 15:03
2217
Ezilenden yana “ taraf “ olmak
Bir futbol maçını dahi seyretsem gayri iradi hep yenilenden taraf olurum. Bir belgesel izleyecek olsam, avını parçalayan aslandan değil; onun pençelerinde kıvranan avdan taraf olurum...
Bu elimde değil; her vesileyle ezilenden taraf olmak için özel bir çaba harcadığım da yok. Ancak her nasıl oluyorsa kendimi hep ezilenle aynı hüznün içinde bulurum.
Belki de bunun içindir ki hep Türkiye’de yok sayılan Alevi’den, dayak yiyen kadından, Çavuşoğlu’nda metruk duran Ermeni kilisesinden, çöpte kağıt toplayan yoksuldan, Suriyeli mülteciden, hukuksuz olarak hapiste tutulanlardan, pazarda satılan Ezidi kadından, zulmün dibini görmüş Kürt ten taraf oldum/oluyorum.
Gücü ve onun akredite ettiklerini hiç sevmem/sevemem/sevemedim.
Dedim ya, elimde değil...
Biliyorum, bazıları da bu tarafımı hiç sevmediler/sevemediler.
Sevmesinler de...
Bunca algı problemine rağmen itilmişlere olan bu ilgiyi aptalca bir inattan farksız görüyorlar. Bunu her vesileyle aleyhime de kullanıyorlar.
Kullansınlar...
Bu uğurda “kaybettiklerime” üzülürsem namerdim..!
“Bunca sorunlu algıya rağmen Kürtlüğünü ısrarla vurgulamaya ne gerek var?”
Evet, kibarca böyle diyorlar.
Bence gerek var; hem de çok...
Kendim parçası olmasaydım bile ezilen bir kimliğe gözlerimi kapatamazdım. Zira gözlerimi kapatırsam gözlerim, kulaklarımı kapatırsam kulaklarım, gönlümü kapatırsam gönlüm yok/ölmüş demektir!
İnsanlığım da...
Marifet insan olarak doğmakta değil; zaten bu elimizde de değil; asıl marifet insan olarak ölebilmektedir.
Bedeli ağır da olsa...
*********************
Kavmiyetçilik/milliyetçilik
Akılları sıra oduncu kantarıyla kuyumculuk yaptıklarını sanan bazı çakma Müslümanlara, Hz. Peygamberin dilinden bir kavmiyetçilik/milliyetçilik tanımı yapmak isterim.
Hz. Peygamber, “kavmiyetçilik nedir?” sorusuna, son derece net, özet ve veciz şekilde şu cevabı verir:
“Kavmiyetçilik, kavminizden olan haksız olduğu halde onun tarafını tutmanızdır” buyurur.
Hz. Peygamberin bu sözü bunlara kar eder mi? Sanmıyorum. Ama ben yine de buraya yazmış olayım.
******************
Tıbbiye, Mülkiye, Harbiye.
Bir paylaşımda gencecik bir kızın (hem de başörtülü) kaymakam olduğunu görünce kafamda geçmişe dair bir sürü olay döndü.
Hatırlarsanız, bir zamanlar rejimin üç haremi vardı: tıbbiye, mülkiye, harbiye.
Bu okullar rejimin özel vesayeti altındaydı. Anadolu çocukları (sıradan vatandaşlar) buralara öyle kolay kolay giremezlerdi.
Sonra ne oldu?
Özal geldi TUS sınavıyla tıbbiyedeki tekeli kırdı. Çulsuz aile çocuklarının kendiliğinden mülkiyeye (AÜSBF) yönelmesiyle de oradaki tekel kırıldı.
Geri kalmıştı harbiye. Oraya da Fetullah’ın yönelmesiyle ne olduğu hepimizin malumu...
İşte ta başta Fetullah buralara sızma yaparken bunun için kimse fazla kızmıyordu...
Yine biz şimdi Erdoğan’a kızıyorsak, Erdoğan rejimin banilerinden daha kötü olduğu için değil; hukuk ve demokrasi yolundan sapıp onlarla aynı yola girdiği için kızıyoruz.
Devlet halka açılsın, halkın çocukları kendi aralarında eşit kabul edilsin, hak eden herkes hakkettiği yere gelebilsin diye...
****************
SÖMÜRGE
“Sümürgeci ikide bir yığınla sömürgeleştirilmiş insanı katlettiği halde, işçilerine nasıl bakabilirdi? Sömürgeleştirilmiş olan, böylesi aşırı talepleri yerine getirecek kadar nasıl kendini inkar edebilirdi?
Sömürgeciden nefret ettiği halde, ona aynı zamanda nasıl böylesine tutkuyla hayranlık duyabilirdi?
Albert Memmi
**
“Sömürgeleştirilmiş insan, kemiklerinde birikmiş olan bu saldırganlığı ilk olarak kendi insanlarına karşı dışa vuracaktır.
Bu, zencilerin birbirlerini dövdükleri, polisin ve yargıçların Kuzey Afrika’daki şaşırtıcı suç dalgası karşısında ne yapacaklarını bilmedikleri zamanlardır.
Avrupalı göçmenler ya da polis ona dilediğince vurabildiği, küfredebildiği ve yaltaklanarak yerine getirdiği emirler verebildiği halde, aynı yerlinin başka bir yerlerinin en ufak bir düşmanlığında veya bir saldırgan bakışında bıçağa sarıldığını görürsünüz; çünkü yerlinin son sığınağı, kendi kişiliğini kardeşine karşı savunmaktır.
Hüseyin Sarıgül DİĞER MAKALELERİ
-
06 Ekim 2020 - “Bilim” adamı olmak…!
-
25 Eylül 2020 - Yeni Gözaltı ve Operasyonlar Kürt Sorununu Daha da çözülmez kılıyor
-
24 Ağustos 2020 - Devlet
-
03 Ağustos 2020 - İslam yani biz Müslümanlar
-
27 Temmuz 2020 - Ali Erbaş ve Kemalistler
-
23 Temmuz 2020 - AKP Neden kaybetti?
-
01 Temmuz 2020 - Baro yürüyüşleri bir hak-hukuk mücadelesi mi, yoksa bir iktidar kavgası mı?
-
24 Haziran 2020 - Anayasal haklarımız
-
16 Haziran 2020 - DİL VE ASİMİLASYON
-
12 Haziran 2020 - Körleşme……….
-
31 Mayıs 2020 - İslam ekonomisi diye bir şey var mıdır?
-
24 Mayıs 2020 - Akit gazetesi
-
17 Mayıs 2020 - Üç Yol...
-
16 Mart 2020 - Babacan ve arkadaşları partilerini (DEVA) kurdular.
-
29 Şubat 2020 - Bakıyorum Kemalistler iyice havaya girmişler...
-
17 Şubat 2020 - BARIŞTA YAŞAMAK
-
01 Şubat 2020 - Ak Parti, nasıl oluyor da 18 yıldır tek başına hala iktidarda?
-
13 Ocak 2020 - “İran la uğraşanlar Allah’tan buluyor, bulacakta...!”
-
05 Ocak 2020 - Önce demokrasi ve insan hakları
-
04 Ocak 2020 - İşte demokrasi böyle bir şey:
-
14 Aralık 2019 - Sahi Demirtaş niye içeride?
-
02 Aralık 2019 - ? Bir kişi aynı anda iki efendiye hizmet edemez..!?
-
26 Kasım 2019 - Kadına şiddet
-
25 Ekim 2019 - Allah sonumuzu hayır ede?.
-
14 Ekim 2019 - ADALET
-
25 Eylül 2019 - Hak hukuk adalet herkese lazım
-
16 Eylül 2019 - 18 yıldır aynı tarz...
-
02 Eylül 2019 - Yine gündemde idam var...
-
28 Ağustos 2019 - Herkesin kendi dilinde yazması, çizmesi ve okuması doğal haktır.
-
14 Ağustos 2019 - ? Efendinin köleleri ? Olmaktan kurtulamadık
-
04 Ağustos 2019 - AYM ÜYELERİNİ TEBRİK EDİYORUM
-
16 Temmuz 2019 - Yıl 1986.
-
22 Haziran 2019 - Devlet Bahçeli:
-
27 Mayıs 2019 - ?ÖZGÜRLEŞME?!!!
-
21 Mayıs 2019 - ? Demokrasi ile diktatörlük arasındaki farkı gösteren somut bir hikaye. ?
-
15 Nisan 2019 - Say, olmadı yine say...
-
04 Nisan 2019 - Neden Tarım da dışa bağımlı kaldık..?
-
14 Mart 2019 - Hukuk ile değil de, duygusallık ve tarafgirlik ile meselelere baktığımız sürece asla iflah olmayız.
-
04 Mart 2019 - Ortada ne hukuk bıraktınız ne de namus..!
-
04 Şubat 2019 - Riyakarlık ve zulüm
-
29 Ocak 2019 - Anlamak mümkün değil
-
25 Ocak 2019 - BARİ ŞİMDİ HEP BERABER DUA EDELİM Kİ?. ALLAH BİZLERİ BİR AN ÖNCE İKTİDARDAN UZAK TUTSUN..!
-
10 Ocak 2019 - ?...müşrikleri bulduğunuz yerde öldürün...?
-
26 Aralık 2018 - FARKINDA MIYIZ?
-
03 Aralık 2018 - Kadının beyanı esasmış...
-
25 Kasım 2018 - ?Hukuk ve demokrasi yoksa adalet de olamaz.?
-
10 Kasım 2018 - Bize hak ve hukuk lazım
-
30 Ekim 2018 - Ahlakın asgari ilkeleri
-
24 Ekim 2018 - Bir diktatörlükte yaşıyorsanız; Doğuştan aktör olmayı da bilmek zorundasınız..!
-
22 Ekim 2018 - Akıl ve din ilişkisini nasıl kurmak gerekir?
-
15 Ekim 2018 - Yargıçlarımız?
-
01 Ekim 2018 - Ölmüşüz ağla yanımız yok
-
01 Eylül 2018 - Sizinki ciğer de bunlarınki taş mı? Sizinki evlat da bunlarınki enik mi?
-
28 Ağustos 2018 - Söylenecek söz belli de ?.
-
27 Ağustos 2018 - İddia şu; papaz Brunson, güya FETÖ ve PKK adına casusluk yapmış.
-
14 Ağustos 2018 - AHLAK VE KURAL
-
03 Ağustos 2018 - Kime ne diyelim?
-
26 Temmuz 2018 - Sahi tencere, tencereye ne demişti?!
-
18 Temmuz 2018 - Sizce başka soruya gerek var mı?
-
20 Haziran 2018 - ?Biz hiçbir zaman demokrasiyi tasvip etmedik.?
-
10 Haziran 2018 - Başbakan ? Benim de geçmişim Kürt.?
-
31 Mayıs 2018 - Peki, nerede kaldı; Adalet,?
-
25 Mayıs 2018 - Kim ne yapsın böyle başkanlığı?
-
11 Mayıs 2018 - Yalan söylemeyeceğiz
-
04 Mayıs 2018 - Hadi İbrahim Kalın?ı geçtik, peki, ya Genel Kurmay Başkanı?
-
20 Nisan 2018 - Ben oyumu demokrasiye, insan haklarına ve hukuk devletine vereceğim
-
13 Nisan 2018 - Her türlü yanlış olanla mücadele edelim
-
06 Nisan 2018 - İşte bazı toplumsal özelliklerimiz:
-
30 Mart 2018 - Belli ki sorunumuz ahlaki ve çok derin
-
16 Mart 2018 - Afrini konuşamıyoruz bile...
-
09 Mart 2018 - ERKEKLERDE İNSAN SAYILSIN
-
02 Mart 2018 - Körlük ve akıl tutulması
-
16 Şubat 2018 - İstisnalar ve ahi ret
-
01 Şubat 2018 - ?Dünya Adalet Projesi?? 2018 yılı HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ RAPORU?NU açıkladı.
-
26 Ocak 2018 - Doğru olmak
-
19 Ocak 2018 - Hepsi yalan mı idi?
-
12 Ocak 2018 - ?Bir Türk bizim partide genel başkan olmasın? demek doğru değil.
-
05 Ocak 2018 - Din-i Mubin? Yani apaçık olan din.
-
29 Aralık 2017 - Faizde, oranlarında, en yüksek oran İslam ülkelerinde
-
22 Aralık 2017 - 'El-Beşir?e Destek İnsanlığa Mı Müslümanlığa Mı Sığıyor?
-
18 Aralık 2017 - Her şeye rağmen Türkiye oradan bin kat daha iyi!
-
09 Aralık 2017 - ?varlık kaçırmak vatana ihanettir?
-
01 Aralık 2017 - Hukuk olsaydı
-
28 Kasım 2017 - İçimiz hain dolu
-
10 Kasım 2017 - İslam, bireyi eşit, özgür hatta otonom kabul eder
-
22 Ekim 2017 - Kim haksızsa Allah ıslah etsin!..
-
06 Ekim 2017 - HERKES AYAĞINI DENK ALSIN
-
29 Eylül 2017 - CUMHURBAŞKANIM PİŞMANIM
-
22 Eylül 2017 - Hey gidi günler...