Yaşam Haber - Haberin Merkezi
Bas bas bağırıyorlardı!..
12-07-2017 11:48 708

Bas bas bağırıyorlardı!.. "Biz gelirseeekkk!.."

 

 

Aslında gelmişlerdi ama,kimse bu ülkede geldiklerine İnanmıyordu!..Yurdum insanı böyleydi!.Bir sürü yolsuzluğa,arsızlığa rağmen kimse bunların iktidarda olduğunun farkında değildi!.Sanki ülkeyi Angolalılar yönetiyordu ve bu Angolalılardan kurtulmak için AKP iktidar olmalıydı!..Oysa on beş yıldır tepemiz delerdi!.

Başta fuhuş ve benzeri ahlaksızlıklar olmak üzere ülkede rezalet patlamıştı adeta!..

Kadın cinayetleri,iş kazaları,yolsuzluk ve hukuksuzluk!..Kısacası sosyal bir devlette olmaması gereken ne varsa hepsi elimizin altındaydı!..Ama bizim ki,elinde Kur-an,dilinde din-iman freni boşalmış kamyon gibi son sürat gidiyordu!.Dur durdurabilirsen!.

"Biz gelirseeekk!."

Bir kez daha geldiler!.Aslında gelmemişlerdi!..Zaten oradaydılar!.Ama biz,yeni gelmişler gibi sevinçten dört köşe olup,davul zurna eşliğinde aklımızın alınan kısmına alkış tuttuk!..

Şimdi oldukları yerdeler!.

Dış borç 412 milyar dolar!..Benzin dün beş kağıdı geçti!.

Dört milyon Suriyelimiz son sürat doğurup çoğalarak bize yeğen kardeş oldu bile!..

Birde Başbakan yardımcısı açıkladı "Suriyelilerin suç işleme oranı bizden az!." Diye!.

Yani demek istiyor ki,adamlar bizden daha namuslu!.

Yani bu gidişle bize ahlaklı toplumun normları noktasında örnek olacaklar!..

İki bin on dokuza şurada Ne kaldı?

Diyeceğim şu:

Yine "biz gelirseekk!."Diyecekler!..

Merak etmeyin,yine gelecekler!..

Yeter ki,sizin canınız sağ olsun!.

******************

Yıldızlar kaydı

 

Sıcak yaz günlerinde evlerimizin toprak damlarında yatardık!.Yıldızlar kayardı ardında uzun ince ışıklar bırakarak!.Her kayan yıldızın

ölen biri olduğuna inandırılmıştık ve o ince uzun ışık yüreğimizde bir hüzün yolculuğu gibi gözden kaybolurdu!..

Yıldızları neden çok sevdiğimi hiç bir zaman kendime izah edemedim!..Yağmur,kar..Fırtınada rüzgara tutulup savrulmak!..Baharın, deli dolu boz bulanık akan dereleri!..İstiyorum ki içime aksın durulsun!..

Hiç bir şey istemediğim bir yaşamın tek arzusu çocukluğumdu ve dilekler tutup bir türlü sahip olamadığım bisiklet özlemi!..

Bir ideale adanmış ömrün ak saçları ile baş başayım şu an!.

Ne kadar da kısa bir yolculuk!.Tek fark büyürken dağların küçüldüğünü his ediyor olmanız!..

Kim bilir belki insan kendi dağıdır,gölgesi eteğini geçmeyen!..Ne kadar dik dursa da,eteğinde ürkek ceylanların ve keklik tedirginliğinin olduğunu bilerek!..

Artık bir çok şey anlamını yitirdi!..Bir tek yıldızların ölümüne üzülürken,şimdi bir çok şeyin ölümü daha çok üzüyor!..Hangisini,nerede toplayacaksın?.

Ne kadar da severdim uzun saçlı kız çocuklarını?..Tanrı'nın yer yüzünde ki en iyi güzelliğiydi bence!..Rüzgara savrulunca dünyaya bereket yağdığını sanardım ve şimdi anlıyorum ki,öyleymiş!..

Sonra ağlayan kadınlar!..Neden beni de ağlatırlardı hala anlamış değilim?..Kim bilir belki de annemin yaralarıma memesinden ağlayarak damlattığı süttendir!..

Yine bir yaz gecesi!..Şehrin balkonunda gök yüzü küfür gibi duruyor!.Tüm yıldızlar rengini yitirmiş!..Betondan bir mezarın derinliği yapışıyormuş gibi göğüs kafesim daralıyor!.

Ve hiç bir kızın saçları uzun değil şehrin ömrünü yitirmiş sokaklarında!..

Galiba bütün yıldızlar kaydı!..

******************

Evet,artık korkunç bir paranoyanın esiriyiz!..

 

Bir korkunun son aşaması psikolojik bunalımdır!.Çeşitleri olmakla birlikte artık sizi zapt eden ve emrine amade olduğunuz paranoyanın esiri olursunuz!.

Bunun en iyi örneği şu an ülkece yaşadıklarımızdır!.

Olmayan ve emre amade bir hukuk cinayetinin günü birlik yansımaları toplumun bütün kesimlerine dalga dalga yayılırken, giderek daha beterine sürüklendiğimizin tek izahı artık önü alınmaz bir paranoyaya boyun eğdiğimizdir!.

Demokratik siyasetle parlamentoya gelen vekil ve Eş Başkanların yüzlerce yıllık ceza ile yargılanma komedileri ülkeyi giderek bir sokak hukuksuzluğuna itmekle kalmıyor,duygusal bölünmeyi derinleştirdiği gibi,daha beterinin kaygılarını veriyor!..

İnsan yaşamının artık hiç bir anlam ifade etmediği bir devlet duyarsızlığı ile karşı karşıyayız!.Anlamsız gerekçelerle işinden edilen binlerce insana yaşatılan travmanın sosyal devlet normları ile alakası yoktur!.Hele bu uğurda tek amacı işine geri dönmek isteyen iki insanı zindana atıp,orada çürümeye terk etmenin nasıl bir vicdana ölçü olabileceğinin hiç karşılığı yoktur!.

Evet,artık korkunç bir paranoyanın esiriyiz!..

Artık en ağır olumsuzluk bile sıradan ve normal görülmeye başlandı!.Kimse tınmıyor!

Biri elinde kör bir testere ile uzuvlarımızı kıtır,kıtır doğruyor!.Biz ise sessiz ve sedasız sıramızı bekliyoruz!.

Adeta Neron'un Roması gibiyiz!.Ülke yanıyor!..

Ateşe veren sadece gülerek uzaktan vaziyeti izliyor!.Üstelik yeni yangınların planı ile!.

Görünen o ki,gider ayak kalanı da yakacak!.

Nerden biliyorum?

Çünkü elinde benzin bidonu ve ateşle gözlerimizin içine bakıyor!.

Top